forumgek
  CANLILARIN DÜNYASI
 

Doğada gözle göremediğimiz canlılar vardır. Gözle görülemeyen ancak mikroskopla görülebilen canlılara mikroskobik canlılar denir. Yakın çevremizde okyanuslarda, ırmaklarda, toprakta, vücudumuzda hemen hemen her yerde mikroskobik canlılar vardır. Mikroskobik canlılar uygun sıcaklık ve besin bulunan her ortamda ürerler. Yararlı mikroskobik canlılar olduğu gibi zararlı olanlarda vardır.

 

1. Yararlı Mikroskobik Canlılar

Üzüm suyunun sirkeye dönüşmesini, sütten yoğurt oluşmasını sağlayan mikroskobik canlılardır. Doğada biriken bitki ve hayvan atıklarını mikroskobik canlılar ayrıştırır(çok küçük parçalara ayırır). Böylece bu atıkların toprağa karışmasını sağlar. Bu sayede hem artıklardan kurtuluruz hem de toprak daha verimli hale gelir. Kalın bağırsağımızda yaşayan bazı mikroskobik canlılar K vitamini sentezleyerek vücudumuza yarar sağlar.

 

 

2. Zararlı Mikroskobik Canlılar

Uzun süre açıkta bekletilen yiyeceklerimiz bozulur, sebze ve meyveler çürür, et kokar, süt ve yoğurt ekşir. Bütün bunlara mikroskobik canlılar sebep olur. Özellikli sıcak ve nemli ortamlarda yiyeceklerimiz kısa sürede bozulur. Bu nedenle gıdalarımızı uygun sıcaklıklarda korumalıyız. Bozulduğu fark edilmeyen gıdalar tüketildiğinde önemli hastalıklara ve zehirlenmelere neden olur.

Bazı mikroskobik canlılar sağlığımızı bozarak bizleri hasta eder. Mikroskobik canlıların oluşturduğu hastalıklara karşı aşı ile ya da antibiyotik kullanarak korunabiliriz. Bu hastalıkla genellikle bulaşıcıdır. Örneğin verem, tifo, difteri, zatürree, grip vb. mikroskobik canlıların sebep olduğu hastalıklardır. Bu hastalıklar içtiğimiz suyla havayla veya besinler aracılığıyla bulaşır. Bu hastalıklardan korunmak için kişisel temizliğimize, meyve ve sebzelerimizin taze ve temiz olmasına dikkat etmeliyiz.

Dişlerimizin çürümesine bazı mikroskobik canlılar sebep olur. Bu nedenle dişlerimizi günde en az iki kez fırçalamalıyız.

Fransız bilim insanı Louis Pasteur mikroskobik canlılarla ilgili yaptığı çalışmalar sonucunda Şarbon ve kuduz aşısını bulmuştur.

Besinleri Saklamak İçin Kullanılan Yöntemler

Besinlerimizi daha uzun süre korumak ve saklamak için bazı yöntemler uygulanır. Bu sayede bu besinlerdeki mikroskobik canlıların üreyip gelişmesini engellemiş oluruz. Besinleri saklamak için aşağıdaki yöntemler kullanılmaktadır:

  • Kurutma ve tuzlama(salamura)...
  • Konserve yapmak.
  • Derin dondurucuda bekletmek.
  • Vakumlamak.
  • Pastörize etmek(sütün sıcaklığı çok hızlı bir şekilde arttırılıp çok hızlı bir şekilde azaltılarak şoklama yöntemiyle mikroskobik canlılar öldürülür).

  BİTKİLER

İnsan ve hayvanların en önemli besin kaynağı olan bitkilerin yaşam alanları çok geniştir. Kara ve su ortamlarında, çöllerde birçok bitki çeşidi vardır.
 
Nilüfer, kamış ve sazlar su ortamında yaşarken kaktüs çöllerde yaşar.
Elma, gelincik, papatya, çam, eğrelti otu, çim, domates, salatalık, kabak, patlıcan vb. bitkiler ise kara ortamlarında yaşar.
 
Bir yerin iklimi, o yerde yetişen bitki çeşitliliğinde etkilidir.
Örneğin, yurdumuzda farklı iklim türlerinin etkili olması nedeniyle çok çeşitli bitkiler yetişir. Çay bitkisi yalnızca Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yetişirken Akdeniz Bölgesi'nde yetişen turunçgiller iç bölgelerde yetişmez.
 
Bitkiler yapısal özelliklerine göre,
 Çiçeksiz bitkiler,
 Çiçekli bitkiler olarak sınıflandırılmıştır.
 
Çiçeksiz Bitkiler 
Çiçekleri olmayan bu bitkiler ağaç diplerinde, nemli toprak yüzeylerinde, batakl>klarda ve sularda yaşar.
 
Karayosunları
Çoğunlukla az güneş alan, nemli ağaç gövdeleri veya kaya yüzeylerinde görülen çiçeksiz bir bitkidir. Kökleri, su ve besin taşıyan yapıları yoktur.
 
Ciğer otu da nemli toprak ve ağaç gövdelerinde yaşayan çiçeksiz bitkilerdendir. Suyun toprak içinde korunmasını sağlar.
 
Eğrelti otu, atkuyruğu ve kibrit otları daha gelişmiş çiçeksiz bitkilerdir. Kara yosunlarından farklı olarak kök gelişmiştir. Yaprak ve gövdeleri olduğu için su ve besin taşıyan yapılara sahiptirler. Ormanlarda, nehir ve göl kıyılarında yaşarlar.
 
Çiçekli Bitkiler
Çevremizi ve doğayı güzelleştiren sebze ve meyveleri elde ettiğimiz en gelişmiş bitkilerdir.
Çiçekli bitkilerin kök, gövde, yaprak ve çiçek gibi yapıları vardır. Bitkinin yaşamsal faaliyetlerini yürütebilmesi için bu yapıların her birinin ayrı bir görevi vardır.
 
Kök
Bitkinin toprağın altında kalan kısmıdır.
Havuç, kereviz, turp gibi kökünde besin depolayan bitkilerin köklerini yeriz. Soğanın saçak gibi, havucun kazık gibi kökü vardır.
 Kök, bitkiyi toprağa bağlar, tutunmasını sağlar.
 Bitkinin yaşaması için gerekli olan topraktaki su ve mineralleri alır. Bitki köklerinde toprağın derinliklerine ulaşmayı sağlayan emici tüyler bulunur. Emici tüyler, kökün topraktaki su ve suda çözünmüş maddeleri emmesini sağlar.
Yukarıda da söz ettiğimiz gibi bazı bitkilerin köklerinin besin depolama görevi de vardır.

Gövde
Bitkinin toprak üstünde bulunan kısımlarından biridir. Bazı bitkilerde ince ve yumuşak olan gövde çoğunlukla kışın kurur. Bu bitkilerin gövdelerine otsu gövde denir. Bazı bitkilerin gövdeleri ise sert olup otsu gövdelerden sağlamdır. Bu bitkilerin gövdeleri odunsu gövde olarak adlandırılır.
Bazı bitkiler gövdeleriyle yerde sürünür ya da bir yere sarılır.
 
Yer elması, patates, kavun, karpuz gibi bitkiler gövdelerinde besin depolar. Bu bitkilerin gövdelerini yeriz. Kökün topraktan aldığı su ve mineraller gövdeye ulaşır. Bu maddeler gövdenin yapısındaki borucuklarla taşınır.
 
Görevleri
 Bitkinin dik durmasını sağlar.
 Kökten gelen maddeleri yapraklara taşır.
 Bitkinin çiçek, yaprak ve meyvesini taşır.
 Yapraklarda üretilen besini diğer yapılara taşır.
 
Yaprak
Bitkilerin besin üreten
kısımlarıdır. Şekli bitkiden bitkiye değişmesine rağmen rengi çoğunlukla yeşildir. Yaprak sapıyla gövdeye bağlanır. Üzerinde iletimi sağlayan damarlar vardır.
 
Görevleri
 Besin yapar. Yapraklarda bulunan yeşil tanecikler su, karbondioksit ve güneş ışığı ile birleşerek besin oluşturur. Bitki; suyu kökleriyle topraktan, karbondioksidi havadan alır. Bitkiler besin üretirken havaya oksijen verir. Bitkinin besin yapma işi fotosentez olarak adlandırılır.
• Solunum yapar. Bitkiler de bütün canlılar gibi solunum yaparken oksijen alır, karbondioksit verir. Solunum yine tüm canlılarda olduğu gibi gece gündüz devam eder.
• Terleme yapar. Bitkiler topraktan aldıkları suyun tümünü kullanmaz. Fazla su yapraklardan dışarı atılır. Buna terleme denir. Yapraklarda terlemeyi sağlayan gözenekler vardır. Terleme sıcak ortamlarda daha hızlı olur.

Çiçek
Bitkilerin üreme organlarıdır.
 
Taç yapraklar olarak adlandırılan renkli yapraklar; kokusu ve güzelliği ile bazı hayvanların dikkatini çeker. Kuş, böcek gibi hayvanlar çiçeklere konarak erkek organlardaki tozları dağıtırlar. Tozların dişi organa ulaşması tohumun oluşmasını sağlar. Tohum dişi organda oluşur.
 
Çanak yapraklar, tomurcuk halindeyken taç yaprakları çevreleyen yapraklardır. Çiçeği olumsuz şartlardan korur. Tomurcuk açılınca çiçeğin alt kısmında kalır.

Hayvanlar özellikleri bakımından 5’e ayrılır.

a)Kuşlar

*Vücutları tüylerle kaplıdır. Ağız yerine gagaları vardır. Uçmalarını sağlayan kanatları vardır. Ancak tavuk, hindi, 'devekuşu ve penguen gibi kuşların kanatları olduğu hâlde uçamazlar. *Yumurta ile çoğalır, yumurtadan çıkan yavrularının beslenme ve korunmasını sağlarlar. Sularda beslenen kuşların gagaları geniş yapılı, ayakları perdelidir. Tohumla beslenen kuşların gagaları daha 'küçüktür.

 

b)Sürüngenler

*Ayakları köreldiği için sürüngenler adı verilmiştir. Yılanların hiç yokken kaplumbağa, timsah ve kertenkeleler de küçük ayaklar vardır. Vücutları sert pullarla kaplıdır. Yumurta ile çoğalır, akciğer solunumu yaparlar.

*Zehirli türleri bulunan yılanlar diğer hayvanlarla beslenirler. Nehir ve göllerde yaşayan timsahlar, balık, kuş ve zebra, keçi gibi memelilerle beslenirler. Kertenkeleler yapışkan dilleriyle böcekleri avlayarak beslenirler.

*Vücutları sert pullarla çevrili olan kaplumbağaların karada yaşayanları otçuldur. Suda yaşayanlar ise küçük hayvanlarla beslenir.

 

c)Kurbağalar

       Hem karada hem suda yaşarlar. Vücutları nemli ve kaygandır. Akarsu ve göl kenarlarında sinek ve böcekleri yapışkan dilleriyle avlayarak beslenirler. Yumurtayla çoğalan kurbağaların

yumurtadan çıkan yavruları balığa benzer. Solungaçlarıyla solunum yapan yavruların büyüdükçe akciğerleri gelişir, ayakları çıkar. Kuyruk ve solungaçları kaybolarak ergin kurbağa olurlar. Ergin kurbağalar akciğer ve deri solunumu yaparlar.

 

d)Balıklar

         Suda yaşar, solungaçlarıyla solunum yaparlar. Sudaki çözünmüş oksijeni solurlar. Kuyrukları ve yüzgeçleriyle hareket ederler. Sudaki küçük canlılar ile küçük balıkları ve bazı su bitkilerini yiyerek beslenirler. Köpek balığı, hamsi, alabalık, palamut, kefal gibi değişik adlarla anılan çok çeşidi vardır.

 

e)Omurgasız Hayvanlar

Karada ve suda yaşayan birçok omurgasız hayvan vardır. Vücutları sert bir örtüyle kaplıdır.

*Karada Yaşayanlar

Çekirge, kelebek, arı, sinek, pire gibi omurgasızlar, eklemli bacakları ile hareket eder. Bunlar karada yaşar.

Akrep, kırkayak,çıyan, solucan, salyangoz da karada yaşayan omurgasızlardandır.

*Suda Yaşayanlar:

Denizanası, midye, mercan, ahtapot, yengeç, sünger, ıstakoz, denizyıldızı suda yaşayan omurgasız hayvanlardandır. Yengeç, ıstakoz, midye gibi omurgasızların sert kabukları vardır.

Süngerlerin delikli vücutları vardır. Süngerler temizlik işlerinde ve ilaç yapımında kullanılır.

 Mantarlar kök, gövde, yaprak ve çiçekleri olmayan canlılardır.
•  Fotosentez yapamazlar, bu nedenle dışarıdan aldıkları besinlerle yaşamlarını sürdürürler.
• Mantarlar bitki değildir.
• Doğada, özellikle ormanlık alanlarda değişik türde şapkalı mantarlara rastlamak mümkündür. Bu tür mantarların birçoğu zehirli olabilir.
•  Besin olarak tüketilebilen şapkalı mantarlara kültür mantarı denir. Kültür mantarları, insanlar tarafından seralarda yetiştirilir.
• Besinlerimizin zamanla bozulup çürümesine yol açan canlılar küf mantarları olarak adlandırılır. Bu mantarlar yüzlerce mikroskobik mantarın bir araya gelmesiyle oluşur.
• Bazı yiyeceklerin yapımında ihtiyaç duyulan mantarlar maya mantarlarıdır.

 
  Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol